tag:blogger.com,1999:blog-68655176091985562442024-03-13T13:02:35.801+03:00Şifalı Sular, İçmeler ve Kaplıcaların FaydalarıŞifalı Sular; Kaplıcalar, İçmeler, Şifalı Sular Nerede Bulunur ve Faydaları Nelerdir? - Tüm Bu Bilgiler Şifalı Su Blogunda!Unknownnoreply@blogger.comBlogger16125tag:blogger.com,1999:blog-6865517609198556244.post-12650381642212413882014-10-18T20:48:00.000+03:002014-10-18T20:53:38.355+03:00Tuzlu Soğuk Maden Suları Hangi Şehirlerde Bulunur ?<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://3.bp.blogspot.com/-hvnJ6sTEUBA/VEKpBy69hRI/AAAAAAAAAdA/w-hRtc9dqdg/s1600/Kapl%C4%B1ca%2B(1).jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="http://3.bp.blogspot.com/-hvnJ6sTEUBA/VEKpBy69hRI/AAAAAAAAAdA/w-hRtc9dqdg/s1600/Kapl%C4%B1ca%2B(1).jpg" height="133" width="200" /></a></div>
Tuzlu soğuk maden suları solunum yolları, kalp ve damar, romatizma hastalıklarına iyi gelir.<br />
<br />
<b>Tuzlu soğuk maden sularının (içmeler) bulunduğu şehirler :</b> <br />
<br />
Ankara Kızılchamam Acısu, Polatlı Kürktaciri Kaynağı, Aydın Söke Kemer Sazlık Köyü Kükürtlü Ilıcası, Adana Kurttepe İçmesi, Adana Alihocalı İçmesi, Seyhan Misis Acıdere İçmesi, Ceyhan Tahtalıköyü Kükürtlü Kaynağı, Ceyhan Kokarpınar, Bursa Gemlik Adliye Köyü İçmesi, Balıkesir Gönen Ekşidere Maden suyu, Erdek Zeytinli Ada İçmesi, Erdek Zeytinli Kaplıca içmesi, Burdur Tefenni Kayacık Ilıcası, Tefenni Barutlu Maden suyu, Bilecik Osmaneli İçmeleri, Çanakkale Kirazlı Ekşisuyu, Çanakkale Balabansuyu, Elazığ Hogu <a href="http://sifalisular.blogspot.com.tr/2014/09/tuzlu-scak-maden-sular-hangi-sehirlerde.html">Maden suyu</a>, Elazığ İçmeköyü Müshil Suyu, İzmir Şifne Büyük İçme, Urla Malgaça İçmeleri, Seferihisar Sığacık Köyü İçmesi, Menemen İçmesi, Kuşadası İçmesi, Kuşadası Ilıcası, Burhaniye Zeytinpınar Pelitköyü İçmesi, Isparta Sütçüler Tota İçmesi, Kocaeli Gebze Tuzla Büyük İçme, Kocaeli Kuzuluk Maden suyu, Konya Cihanbeyli Ilıcapınar, Cihanbeyli Ekşi Müshil Su, Yatağan Hacıbayramlar Maden suyu, Marmaris Gelenbe İçmesi, Milas Asım İçmesi, Milas Bahçeburun İçmesi, Milas Sepetçiler İçmesi, Bodrum Tavşanburun İçmesi, Köyceğiz İçmesi, Fethiye Kalemye İçmesi, Fethiye Belceğiz İçmesi, Fethiye Ölüdeniz İçmesi, Niğde Kemerhisar İçmesi, Niğde Ferhenk İçmesi, Niğde Aksaray Hamam Boğaz Kaplıcası, Aksaray Acıpınar Maden suyu, Tunceli Kolan Harcık Maden suyu, Tekirdağ Barbaros Avşar İçmesi.Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-6865517609198556244.post-39214079839854899472014-09-26T00:18:00.000+03:002014-10-18T20:50:16.544+03:00Tuzlu Sıcak Maden Suları Hangi Şehirlerde Bulunur?<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://1.bp.blogspot.com/-0HcYPA2FVok/VEKn2m2Y8QI/AAAAAAAAAc4/TRIF3ZiYxgk/s1600/92233823e2615346473693b808739c65_k.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="http://1.bp.blogspot.com/-0HcYPA2FVok/VEKn2m2Y8QI/AAAAAAAAAc4/TRIF3ZiYxgk/s1600/92233823e2615346473693b808739c65_k.jpg" height="133" width="200" /></a></div>
Tuzlu sıcak maden suları solunum yolları, kalp, damar ve romatizma hastalıklarına iyi gelir. <br />
<br />
<b>Tuzlu sıcak maden sularının bulunduğu şehirler:</b><br />
<br />
Ankara Kızılcahamam, Ankara Ayaş<i><b> Kaplıca </b></i>ve İçmesi, Aydın Germencik Çamur Ilıcası, Aydın Germencik Alangülü Kaplıcası, Aydın Germencik Gümüş Kaplıcaları, Afyonkarahisar Bolvadin Araplı Deresi Kaya Hamamı, Afyonkarahisar Bolvadin Büngüldek Kaplıcası, Afyonkarahisar Araplı Deresi Kızıl Kaplıcası, Balıkesir Gönen Kaplıcaları, Susurluk Kepekler Ilıcası, Çanakkale Ezine Kestanbolu Kaplıcası, Ezine Kestanbolu Çamuru, Ezine Kestanbolu Ilıcası, Çanakkale Ayvacık Kızılca Tuzlası Kaplıcası, Çanakkale Ezine Keçeli Ilıcası, Çanakkale Ezine Kocaçakrak Kaynağı Geyser Suyu, Çanakkale Küçükçepni Kaplıcası, Çanakkale Bayramiç Palamutobası Ilıcası, Çanakkale Lapseki Kocakaslar Ilıcası, Biga Kırkgeçit Ilıcası, Denizli Sarayköy Kızıldere Ilıcası, Diyarbakır Çermik Hamamı, İzmir Agamemnon Kaplıcası, İzmir Çeşme Ilıcaları, İzmir Seferihisar Kaplıcaları, Seferihisar Karakoç Kaplıcası, Bayındır Bademli Ilıcası, Balya Çamaşırlı Kaynağı, İçel Pozantı Ilıcası, Sakarya Akyazı Kuzuluk Kaplıcaları ve Halk Hamamı, Bodrum Karaada Ilıcası, Köyceğiz Kokargirme Ilıcası, Köyceğiz Çavuş Ilıcası, Köyceğiz Valibey Deresi Kaynağı, Köyceğiz Sultaniye Girmesi, Fethiye Gebeler Ilıcası, Mersin İçmesi, Niğde Ulukışla Çiftehan Kaplıcaları, Siirt Billuris Kaplıcaları.Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-6865517609198556244.post-61187326082296756862014-09-20T22:40:00.000+03:002014-09-20T22:41:04.367+03:00Hastalıklara Göre Kaplıcalar <div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://3.bp.blogspot.com/-CHFHja8x6jY/VB3XuNd_HfI/AAAAAAAAAXI/sMT2WIZwXU0/s1600/fft99_mf3349175.Jpeg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="http://3.bp.blogspot.com/-CHFHja8x6jY/VB3XuNd_HfI/AAAAAAAAAXI/sMT2WIZwXU0/s1600/fft99_mf3349175.Jpeg" height="161" width="320" /></a></div>
Türkiye kaplıcalar yönünden zengin bir ülkedir. Ülkemizde irili ufaklı olmak üzere, halk tarafından da bilinen yaklaşık 2000'in üzerinde kaynak bulunmaktadır. <br />
<br />
Kaplıcadan yararlanmak isteyenlerin, öncelikle hastalığının ne olduğunu teşhis ettirmesi, sonra da kaplıca tedavisinden ne ölçüde yararlanacağını öğrenmesi gerekir. Bilinçsizce gidilen kaplıca, yarar yerine zarar getirecektir. Bu nedenle hangi hastalığa, hangi kaplıca ve içmelerin iyi geleceğinin bilinmesinde yarar vardır. Bu arada Türkiye'deki maden sularını da kimyasal bileşimlerine göre aşağıdaki şekilde sınıflandırmak gerekli;<br />
<br />
<b>1-</b> Tuzlu maden suları<br />
<ul>
<li>Tuzlu sıcak maden suları</li>
<li>Tuzlu soğuk maden suları (içmeler)</li>
</ul>
<b>2- </b>Sodalı maden suları<br />
<ul>
<li>Sodalı sıcak maden suları</li>
<li>Sodalı soğuk maden suları</li>
</ul>
<b>3-</b> Sülfatlı maden suları (acı su)<br />
<ul>
<li>Sülfatlı sıcak maden suları</li>
<li>Sülfatlı soğuk maden suları</li>
</ul>
<b>4-</b> Kükürtlü maden suları<br />
<br />
<b>5-</b> Radyoaktif maden suları<br />
<br />
<b>6- </b>Karbondioksitli maden suları<br />
<br />
<b>7-</b> Oligometalik maden sularıUnknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-6865517609198556244.post-66813918299306341142014-09-20T22:27:00.000+03:002014-09-20T22:27:24.921+03:00Beslenme Bozukluğu Hastalıklarında Kaplıca Tedavisi<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://4.bp.blogspot.com/-XGYnjSXQMHI/VB3Uendk07I/AAAAAAAAAXA/GV606cZGjcI/s1600/_7955285906.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="http://4.bp.blogspot.com/-XGYnjSXQMHI/VB3Uendk07I/AAAAAAAAAXA/GV606cZGjcI/s1600/_7955285906.jpg" height="179" width="200" /></a></div>
Bu hastalıklarda kaplıca tedavisini hastalık grubuna göre incelemek yararlı olur.<br /><br /><b>Şeker Hastalığında: </b>İçme ve kaplıcadan yararlanılması vücutta insülin miktarını artırıcı, şeker kullanımını hızlandırıcı bir rol oynar. Buna rağmen kaplıca tedavisi, insüline fazlaca ihtiyaç göstermeyen ancak ilaç ve diyetle ayarlanabilen şeker hastalarında uygulanabilir. Şeker hastalığında sodalı sular, içmeler ve banyo tatbikleri olarak alınır. Kükürtlü sularda ise yine banyo uygulamaları ile tedaviye girilmelidir.<br /><br /><b>Şişmanlık: </b>Vücutta depolanan yağların yanmasını, kandaki yağların, kolestrinin parçalanmasını hızlandırmak için kaplıca tedavisi çok uygundur. Banyo ve içmeler halinde kullanılan acı sular dediğimiz sülfatlı sular metabolizmayı ayarlar. Böbreği tembih ederek vücuttan su ve tuz atılmasını sağlar. Aynı zamanda karaciğeri tembih ederek, kana atılan birikintileri temizler.<br /><b><br />Gut (Nikris):</b> Hastalarında, vücutta ürik asit birikir. Bu madde böbrekte taş oluşmasına yol açar. Kanı ürik asitten temizlemek, hastalığın diğer organlara yaptığı harabiyeti önlemek için sülfatlı sular içilir ve banyo alınır. <a href="http://sifalisular.blogspot.com.tr/2014/09/kadn-hastalklarnda-kaplca-tedavisi.html"><i>Radyoaktif sular</i></a> bu hastalıkta da mafsal ağrılarının teskininde kullanılır. Böbrekte taş teşekkül etmişse, bu taşı eritmek ve yeniden oluşmasını önlemek için kalevi sular (sodalı sular) alınmalıdır.<br /><br />Mide, bağırsak, karaciğer, safra kesesi hastalıklarında maden suları içlerindeki madensel tuzlara göre doze edilerek içilir. Az mineralli sular günde 3 defa iki bardak, çok mineralli sular günde 3-4 defa bir bardak aç karnına içilir. Beslenme bozukluğu hastalıklarında buna banyolar eklenir.Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-6865517609198556244.post-23634427172487570722014-09-20T22:08:00.000+03:002014-09-20T22:27:52.559+03:00Kadın Hastalıklarında Kaplıca Tedavisi<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://4.bp.blogspot.com/-UeJwiqT2mNg/VB3QVmjGA5I/AAAAAAAAAW4/GBXvolb8t7M/s1600/82905_kadin_hastaliklari_asisi.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="http://4.bp.blogspot.com/-UeJwiqT2mNg/VB3QVmjGA5I/AAAAAAAAAW4/GBXvolb8t7M/s1600/82905_kadin_hastaliklari_asisi.jpg" height="105" width="200" /></a></div>
Kadınlarda belirli bir nedene bağlı olmadan ortaya çıkan ağrılar, hassasiyetler, adet düzensizlikleri durumlarında kaplıcadan yararlanılır.<br />
<br />
Bu çeşit şikayetleri olanlar çamur banyoları ile radyoaktif sulara gidebilirler. İç ve dış kadın organlarında müzmin iltihaplar ve akıntılardan şikayetçi olan hastalar da tuzlu veya kükürtlü kaplıcaları seçmelidir. Organik bir nedene bağlı olmayan kısırlıklarda radyoaktif sulardan olumlu sonuç alınabilir.<br />
<br />
Bütün bu hastalıklardan başka burun, boğaz ve üst solunum yollarının tedavisinde bol ifrazatlı müzmin iltihaplarda, sinüzitlerde kaplıca tedavisi ve buhar banyoları yarar sağlar. Astımlı hastalara ve özellikle astımlı çocuklara kaplıcanın giderici etkisi vardır. Solunum yolları hastalıklarında kükürtlü, karbondioksitli,<i><b> tuzlu-arsenikli sular</b></i> kullanılır.<br />
<br />
Bir çok deri hastalığında, özellikle yağlı ciltlerde oluşan ergenlik ve sivilcelerin tedavisinde kükürtlü madensularının büyük etkisi görülmektedir. Egzamalarda radyoaktif banyoların yanı sıra sülfatlı veya karbonatlı sular içme olarak alınabilir. Kaşıntıların tedavisinde de<a href="http://sifalisular.blogspot.com.tr/2014/09/beslenme-bozuklugu-hastalklarnda-kaplca.html"> <i><b>radyoaktif sular</b></i></a> son derece etkilidir.Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-6865517609198556244.post-12105125690533193662014-09-20T21:46:00.000+03:002014-09-20T21:54:36.216+03:00Böbrek Hastalıklarında Kaplıca Tedavisi<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://4.bp.blogspot.com/-6mmS9FNsLpE/VB3My04jSZI/AAAAAAAAAWw/FVNavAhkbT0/s1600/bobrek_hastaligi_hakkinda_yanlis_bilinenler_b.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="http://4.bp.blogspot.com/-6mmS9FNsLpE/VB3My04jSZI/AAAAAAAAAWw/FVNavAhkbT0/s1600/bobrek_hastaligi_hakkinda_yanlis_bilinenler_b.jpg" height="150" width="200" /></a></div>
Böbrek iltihaplarında (nefritlerde), hastaya tahammül edebileceği kadar su içirilerek kanda birikmiş olan zehirin atılması sağlanır. Böbrek hastalıklarında kullanılan sular, genellikle az mineralli sulardır. Bu sular, idrarında albümin olanlarda bu oranı azaltır.<br /><br />Böbrek taşı için içme ve kaplıcaların etkisi çok olumludur. Taşlı böbreklerde kaplıca tedavisinden amaç yeniden taş oluşmasını önlemek ve mevcut taşın büyümesine engel olmaktır. <b><i>Kaplıca tedavisi</i></b> ile bazen büyükçe bir taşın ufalıp düştüğü sık görülmektedir. Kaplıcaya giden böbrek hastaları az mineralli acı suları günde iki defa aç karnına , 500-2000 cc kadar içmelidir.Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-6865517609198556244.post-57767119152306487472014-09-20T21:45:00.000+03:002014-09-20T21:45:12.367+03:00Karaciğer ve Safrakesesi Hastalıklarında Kaplıca Tedavisi<br />Ailevi sarılık diye tanımlanan ve selim seyreden sarılıklarda, hepatit geçiren bir hastada hastalık geçtikten sonra kandaki artıkları temizlemek, çok ilaç kullananlarda ilaçların karaciğere yaptığı etkileri önlemek için kaplıca tedavisi yararlıdır.<br /><br />Siroz hastalığı başlangıcında da kaplıcadan yararlanılabilir. İlerlemiş sirozda ise kanamaya neden olacağından kaplıcaya kesinlikle gidilemez. Safra kesesi taşlarında içme kürleri çok lullanılır. Halkın sandığı gibi burada amaç taşı düşürmek değil, safra akımını artırmak ve yeni taş teşekkülünü önlemektir. Özellikle safra kesesi tembelliği olanlar kaplıca ve içmelerden çok yararlanır. Safra kesesi ameliyatlarından sonra ortaya çıkan hazımsıklıkların tedavisinde de kaplıca etkin bir rol oynar.<br /><br />Karaciğer ve safra kesesi hastalıklarında;<br /><ul>
<li>Sodalı sular (kalevi sular)</li>
<li>Sülfatlı sular (acı sular) kullanılır.</li>
</ul>
Bu sular safra akımını hızlandırmakta etkendir.Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-6865517609198556244.post-14111176504988176522014-09-20T21:30:00.000+03:002014-09-20T21:36:03.719+03:00Mide ve Bağırsak Hastalıklarında Şifalı Suların Faydası<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://3.bp.blogspot.com/-9d7HAaaDtFk/VB3HDij2SBI/AAAAAAAAAWg/ih87jcP3smw/s1600/karin-agrisi.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="http://3.bp.blogspot.com/-9d7HAaaDtFk/VB3HDij2SBI/AAAAAAAAAWg/ih87jcP3smw/s1600/karin-agrisi.jpg" height="149" width="200" /></a></div>
Mide asidinin arttığı, yanma, ekşime ve kramplı ağrılar ile ortaya çıkan mide hastlalıklarında sodalı sular içme olarak kullanılır.<br />
<br />
Sodalı maden suları mide tembelliği olan şişkinlik, gaz, baş ağrısı, baş dönmesi ve salya artışından şikayet eden hastalara da hararetle tavsiye edilir. Bağırsak faaliyetinin arttığı, tokluk ishalleri, safra akımı azlılığına bağlı ishaller, asabi ishaller, gıdaya karşı hassasiyete bağlı ishaller, spazmlı kolitlerde tuzlu sodalı sular ve radyoaktif az <a href="http://sifalisular.blogspot.com.tr/2014/08/kaplca-ve-sifal-su-nedir.html"><i><b>mineralli sular</b></i> </a>kullanılır. Ekşime ve kokuşma ishallerinde de tuzlu sodalı sular yararlıdır.<br />
<br />
Bağırsak genişlemeleri ile seyreden bağırsak tembelliklerinden oluşan kabızlıklarda sodalı magnezyumlu sular tavsiye edilir. Mide ve bağırsak ameliyatlarından sonra görülen ağrılar ve faaliyet bozuklukları için radyoaktif az mineralli sular kullanılır. Mide ve bağırsak ülserleri, varisleri, tümörleri olanlar kaplıcaya gidemezler. Az <b><i>mineralli sular</i></b> günde 3 defa, ikişer bardak çok mineralli sular günde 3-4 defa aç karnına içilmelidir.Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-6865517609198556244.post-80277328030055522682014-09-20T21:10:00.000+03:002014-09-20T22:42:12.255+03:00Kalp ve Damar Hastalıklarında Kaplıca Tedavisi <div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://2.bp.blogspot.com/-OHOd6YqXHjk/VB3Clngu_7I/AAAAAAAAAWU/eCkB7KIt-Zc/s1600/kalp-2.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="http://2.bp.blogspot.com/-OHOd6YqXHjk/VB3Clngu_7I/AAAAAAAAAWU/eCkB7KIt-Zc/s1600/kalp-2.jpg" height="150" width="200" /></a></div>
Damar sertliği hastalığında kaplıcalar, kanın bozulan kimyasal yapısını düzeltir. Damarlarda genişleme de sağlar.Kan dolaşımını normale getirir. Dokuyu besler. Damarın bozulan yapısını düzeltici etkisi vardır. Damar sertliğinin iltihatları olan enfarktüs, beyin kanaması vs. durumlarda, hasta gerekli tedaviyi gördükten 6-18 ay sonra kaplıcaya gidebilir. Hastadaki dolaşım yetersizliği kaplıca tedavisi ile giderilebilir.<br />
<br />
Kalp romatizmalarının alevli dönemi atlatıldıktan sonra, kanda hafif romatizmal bulgular ve kalpte çok az kapak harabiyetleri tespit edilmişse, hasta yine doktor kontrolünde kaplıcadan yararlanabilir. Bu hastalarda kaplıca tedavisinden amaç, romatizmanın kalpte mümkün olduğu kadar az harabiyete neden olması ve kan tablosunun düzenlenmesidir.<br />
<br />
Kalp çarpıntılarında, bir başka deyişle taşikardi vakalarında kaplıca tedavisi sinir sistemini düzenleyerek tedavi edici rol oynar.<br />
<br />
Tansiyon kaplıca için korkulacak bir hastalık değildir. Eğer tansiyonun nedeni iç salgı bezlerinde bir tümör ise hastanın önce ilaçla tedavisi şarttır. Bunun yanında halkın ''asabi tansiyon'' diye adlandırdığı sinir sistemi bozukluğuna bağlı zaman zaman yükselen tansiyon, damar sertliğine bağlı tansiyon, kaplıca tedavisine hemen cevap verir. Kaplıca sadece tansiyon düşürücü etki yapmaz. Tansiyonu ayarlayıcı bir etki yapar. Yani kaplıca tedavisine giren yüksek tansiyonlu hastanın tansiyonu düşerken, sinirsel nedenle tansiyonu düşük olan hastanın normale doğru çıkar.<br />
<br />
Kalp yetersizliği olan hastalarda yine hekim kontrolü şarttır. Bu şartlar sağlanarak gidilen kaplıca, kalbin adale gücünü ve damarların elastikiyetini artırır. Kalp ve damar hastalıklarında kullanılan madensuları (şifalı sular) da şu şekilde sıralanır;<br />
<ul>
<li>Karbondioksitli sıcak sular</li>
<li><a href="http://sifalisular.blogspot.com.tr/2014/09/hastalklara-gore-kaplcalar.html">Radyoaktif sıcak sular</a></li>
<li>Tuzlu ve iyotlu sıcak sular</li>
<li>İçme olarak sülfatlı ve bilkarbonatlı sıcak sular</li>
</ul>
Karbondioksitli sular tansiyon düşürücüdür. Kalbin ve dokuların solunumunu artırır. Damarları genişletir. Kan dolaşımını hızlandırır. Bu sular 34-35 derecede kullanılır.<br />
<br />
Radyoaktif tuzlu ve iyotlu sular da teskin edici bir özellik taşır. Bu sular 37 derecede daha çok banyo olarak alınır. Tansiyon düşürücüdür. İçme şeklinde kullanılan sülfatlı ve bikarbonatlı sular ise genellikle böbrek üzerine etkili olur ve vücuttan bol su atılmasını sağlar.<br />
<br />
Toplar damar hastalıklarında kaplıca tedavisi varis oluşmasını önlemek için son derece yararlıdır. Sinrsel bozukluğu düzeltir. Eğer oluşmuş bir varis varsa, o zaman kaplıcalar varisin iltihatlarını önlemek amacına yönelik olarak tavsiye edilir. Tekrarlayan varis yaralarında kaplıca tedavisi ço olumlu sonuçlar verir. Toplar damar hastalıklarında ağrı kesici özelliklerinden dolayı mineralli radyoaktif sular ile iltihap kurutucu özellik taşıyan tuzlu radyoaktif sular kullanılır. Bu hastalıklarda diğer hastalıklardan farklı olarak akşamları yatmadan önce 34-35 derecede banyo tatbikleri yapılır. <br />
<br />Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-6865517609198556244.post-6822710557858942452014-09-20T18:37:00.000+03:002014-09-20T18:43:13.128+03:00Hangi Hastalar Kaplıcaya Gidebilir, Hangi Hastalar Gidemez?<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://3.bp.blogspot.com/-p3dwZ48ZELU/VB2geZSq0_I/AAAAAAAAAWE/PwR69Jn8H8c/s1600/k%C3%B6yce%C4%9Fiz%2Bkapl%C4%B1alar%C4%B1%2B3(1).jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="http://3.bp.blogspot.com/-p3dwZ48ZELU/VB2geZSq0_I/AAAAAAAAAWE/PwR69Jn8H8c/s1600/k%C3%B6yce%C4%9Fiz%2Bkapl%C4%B1alar%C4%B1%2B3(1).jpg" height="150" width="200" /></a></div>
Halk arasında yaygın olduğunu belirttiğimiz ve bir bilinçsizlik örneği olarak gördüğümüz kaplıca tedavilerinde hangi hastaların yararlanıp yararlanamayacağı sorununada biraz değinmek yerinde olacaktır.<br />
<br />
Özellikle kemik tümörleri tespit edilen hastalar kaplıcaya kesinlikle gidemezler. Mikrobik kemik ve mafsal hastalıklarında da <i><b>kaplıca tedavisi</b></i> uygulanamaz. Kırık ve çıkıklarda kaplıca tedavisi düşünülmemelidir.İlaçla tedaviden cevap alındıktan belirli bir süre sonra, doktor kontrolünde kaplıcaya gidilebilir.Bunda da amaç, sakatlık ağrısını azaltmaktır. Diğer hastalıkların seyri sırasında ortaya çıkan kemik ve mafsal hastalıklarında, asıl nedene bağlı tedavi kaplıcalarda yapılabilir. Romatizmalı hastalar, kaplıcaların az mineralli, radyoaktif, tuzlu ve kükürtlü sıcak sularından yararlanabilirler.<br />
<br />
Az mineralli sıcak suların ağrıları giderici ve teskin edici etkileri vardır. Bunun yanında adale kuvvetlendirici, mafsal faaliyetini düzenleyici, iç salgı bezlerinin çalışmasını artırıcı yararları görülür. Tuzlu sıcak sular ise bunlara ilaveten kemikleri olumlu yönde etkiler. Kireç kaybını önler, kemik ve mafsalların yıpranmasını geciktirir, gecikmiş kırıkların kaynamasını hızlanıdırır. Kükürtlü sıcak sular da iltihabı giderir, kemik ve kıkırdağın yapısını düzeltir.<br />
<br />
Romatizmal hastalıklarda kaplıca kürleri 3'er haftalıktır. Bu süre doktor tarafından azaltılıp,uzatılabilir. <i><b>Kaplıca </b></i>kürü uygulamaları 36-38 derecede, sabahları aç karnına yapılır.Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-6865517609198556244.post-9816923463430523952014-09-20T17:50:00.000+03:002014-09-20T17:54:58.715+03:00Fibrozit ve Artroz Romatizmalarında Kaplıca Tedavisi<br />
Bu romatizmalarda da zaman zaman küçük alevli dönemler ve bunu takip eden sakin devreler gözlenir. Hastada yavaş yavaş maluliyet yerleşir. Hastaların çoğunda beslenme bozuklukları vardır. Erkeklerde damar sertliği, kadınlarda şişmanlama eğilimi görülür. Ağrılar, mafsal tutukluğu, kuvvetsizlik gözlenen belirtilerdir. Kansızlığın yanı sıra kan tablolarında dengesizlik vardır. Bu hastalar kaplıca tedavisinden fazlasıyla istifade edebilirler. Böylece vücudun bozulan beslenme dengesi düzelir. Adale kuvveti artar, bozulan dolaşım sistemi normale döner, sakatlık tehlikesi azalır ya da geçer.<br />
<br />
Bütün bunların dışında hareket sistemleriyle ilgili ameliyatların sonrasında ortaya çıkan ağrılı tutukluklar için <a href="http://sifalisular.blogspot.com.tr/2014/09/romatizma-rahatszlgnda-kaplca-tedavisi.html">kaplıca tedavisi </a>çok yararlıdır. Gut, şişmanlık, şeker hastalığı gibi hastalıkların seyri sırasında meydana gelen romatizmalarda da kaplıca tedavisi en uygun olandır. Burada kaplıca tedavisi vücutta biriken zehirli maddelerin atılışını kolaylaştırır, beslenme bozukluğunu da düzeltir.<br />
<br />
Çeşitli kazalar, özellikle iş kazaları sonunda ortya çıkan romatizmalarda ise bazen ağrı devam eder ve kemik harabiyeti oluşur. Kaplıcalar bu gibi hastalıklarda sakatlık oranını azaltır veya önler. Avrupa'da sosyal sigortalar, bu tür kazalara uğrayan işçilerini çoğunlukla kaplıca tedavisine göndermektedir. Ancak yapılan bir araştırmada, İstanbul'daki iki büyük sigorta hastanesinin incelenen 134 bin 899 sıhhi kurul raporunda, kaplıcaya gönderilmesi gereken hastaların ancak %4.7'sinin bu imkandan yararlandırıldığı görülmüştür. Oysa Sosyal Sigortalar Kurumu Kanunu'nda kaplıca tedavisi, belli kurum tarafından ödenecek tedaviler arasına alınmıştır.(Bu araştırma ve kanun bilgisi 1986 senesine ait olan bir bilgidir.) Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-6865517609198556244.post-14362594892952149572014-09-20T16:51:00.000+03:002014-09-20T16:54:21.509+03:00Romatizma Rahatsızlığında Kaplıca Tedavisi<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://3.bp.blogspot.com/-ORh43dA7b-k/VB2HAA8aF_I/AAAAAAAAAVc/Q5tFgfgmwvg/s1600/kaplica.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="http://3.bp.blogspot.com/-ORh43dA7b-k/VB2HAA8aF_I/AAAAAAAAAVc/Q5tFgfgmwvg/s1600/kaplica.jpg" height="123" width="200" /></a></div>
Hareket sisteminin romatizmaları üç grupta toplanmaktadır. Bunlar:<br />
<br />
<b>1- Artritler </b>(iltihabi romatizmalar)<br />
<br />
<b>2-</b> <b>Fibrozitler</b> (mafsal çevresi yumuşak doku romatizması)<br />
<br />
<b>3-</b> <b>Artrozlar</b> (kireçlenme ve harabiyet ile gelişen romatizma)<br />
<br />
<b><i>Artritler : </i></b>Bu gruba giren romatizmaların alevli ve sükun devreleri vardır. Alevli devrede hastada ateş, kırıklık, iştahsızlık, mafsallarda şişlik, kızarıklık, şiddetli ağrı ve hareket güçlüğü gözlenmektedir. Bu hastaların kan tahlillerinde kansızlık, sedimentasyon süratinin artması, romatizma testlerinin müspetleşmesi tespit edilir. Yukarıdaki belirtilerin olduğu dönemde hiç bir hasta kesinlikle kaplıcaya gidemez. Hatta bu dönemde hastanın yatağından dahi çıkmaması tavsiye edilir. Hasta ilaçla tedavi edilip alevli dönemi atlattıktan sonra bazı belirtiler kalabilir. Hafif ağrılar, tutukluklar, bazı kan bulguları tam geçmeyebilir. <br />
<br />
Bu dönemde <a href="http://sifalisular.blogspot.com.tr/2014/08/kaplcalar-hakknda-dogru-bilinen.html"><b>kaplıca tedavisi</b></a>, ilaçları destekleyen bir tedavi niteliğindedir ve mutlaka doktor kontrolünde yapılır. Hastalık geçmiş hiçbir belirti de kalmamış olabilir.Bu durumda dahi ancak doktor tarafından kaplıca tavsiye edilmelidir. İltihabi romatizmada yani artritlerde kaplıca tedavisin amacı şöyle sıralanabilir;<br />
<ul>
<li>Hastada arta kalan şikayetleri ortadan kaldırmak</li>
<li>Hastada tam düzelmeyen kan bulgularını normal seviyeye getirmek</li>
<li>Gecikmiş nöbetleri önlemek</li>
<li>Yeni nöbetlerin gelmesini engellemek</li>
<li>Hastanın yıpranmış bünyesini kuvvetlendirmek</li>
</ul>
<br />Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-6865517609198556244.post-14981621011497952352014-08-26T20:13:00.000+03:002014-09-20T16:33:37.769+03:00Kaplıcalar Hakkında Doğru Bilinen Yanlışlar Nelerdir ?<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://1.bp.blogspot.com/-doR3C6j7RBE/VB2AjdE1vLI/AAAAAAAAAVM/BIeDZDAxv2E/s1600/kaplica.png.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="http://1.bp.blogspot.com/-doR3C6j7RBE/VB2AjdE1vLI/AAAAAAAAAVM/BIeDZDAxv2E/s1600/kaplica.png.jpg" height="150" width="200" /></a></div>
<span style="font-family: Verdana, sans-serif;"><span style="font-family: Verdana, sans-serif;"><b><a href="http://sifalisular.blogspot.com.tr/">Kaplıca</a> </b>tedavisinde günümüzde tam bir bilinçsizlik örneği </span>gözlenmektedir.Bilinçsiz
ilaç kullanımının henüz önlenemediği ülkemizde ki yılda 100 milyar
liraya yakın ilaç tüketilmektedir.Kaplıca tedavisinden şifa
arayanlar,suyun özelliğini bilmeden,bir hastalığına iyi gelecek
diye,kendinde varolan bir başka hastalığa aldırış etmeden kaplıcaya
gitmektedir. Örneğin;romatizmal bir hastalıktan şikayetçi olanlar,kalp
veya damar hastalığını ikinci plana itip kaplıcadan yararlanma yolunu
aramaktadır.Bu durum hasta üzerinde sonu iyi olmayan tablolar ortaya
çıkarmaktadır.</span><br />
<br />
<span style="font-family: Verdana, sans-serif;">O
nedenle halk,asırlar boyunca edindiği bazen iyi,bazen kötü sonuç veren
tecrübelerden kurtulmalıdır.Ayrıca kaplıcadan bir başkasının tavsiyesi
ile sonuç beklenmemelidir.Bütün gelişmiş ülkelerde bir asıra yakın
süreden beri kaplıca tedavileri ilmi araştırmaların süzgecinden
geçirilmekte.Maden sularının tedavi edici özellikleri hastalık
çeşitlerine göre bilimsel rakam ve ölçülerle ortaya konmaktadır.</span><br />
<br />
<span style="font-family: Verdana, sans-serif;">Bugün
kaplıca tedavisiyle uğraşan bilim adamları ''En iyi maden suyu veya en
iyi kaplıca yoktur.Belirli hastalıklara uygun kaplıca vardır.'' tezini
savunarak, kaplıcalara bilinçsiz yönelişi önlemeye çalışmaktadır.
Örneğin;kanlarında kolestorin adı verilen bir kısım yağın yüksek olduğu
hastalarda kaplıca kürü,kolestorini düşürücü bir etki
gösterirken,kolestorini düşük olan hastalarda aynı kür tehlikeli bir
yüksekliğe ulaştırmaktadır.Yani kaplıca tedavisi çoğu zaman insan
bünyesine göre değişen farklı etkiler gösterebilmektedir.Ortam
değiştirirken yeni ortama uyum sağlanması insandan insana değişmektedir.
Kimisi yeni ortama hemen uyum sağlar,kimisi hiç alışamaz.İşte kaplıca
kürü de böylesine yeni bir ortamdır.O nedenle<b> <a href="http://sifalisular.blogspot.com.tr/2014/08/kaplca-ve-sifal-su-nedir.html">kaplıca</a></b> tedavisinin
hastaya iyi gelip gelmeyeceği,konunun uzmanı bir doktorun kararıyla
belirlenmelidir. Doktor,banyoda olması gereken sıcaklık derecesini,kalma
süresini,kaç banyo alınması gerektiğini tespit ederek,hastasına
tavsiyelerde bulunacaktır.</span><br />
<br />
<span style="font-family: Verdana, sans-serif;">Kaplıca
kürlerinde halk arasında yaygın olan yanlış inançlar vardır.Bunlar bu
konudaki bilinçsizliğe iyi bir örnek oluşturmaktadır.Örneğin;su ne kadar
sıcaksa o kadar <a href="http://sifalisular.blogspot.com.tr/2014/08/kaplca-ve-sifal-sular-hangi-hastalklara.html">şifalı</a>
olacağı kabul edilmektedir.Ya da banyo içinde ne kadar ne kadar uzun
süre kalınırsa,o kadar çok yarar sağlanacağı sanılır.Bunlar son derece
hatalı bilgilerdir.İçme kürlerinde de durum aynıdır. Özellikle mide,
bağırsak, karaciğer, safrakesesi ve böbrek hastalarının içmelere çok sık
gittikleri gözlenmektedir.Bu hastalar kısa sürede iyileşmeyi sık olarak
bu sudan içmeye bağlarlar.Karaciğer ve safrakesesi tembel olan bir
hastada aynı zamanda bir kalp kifayetsizliği bulunabilir.Ancak
kaplıcadakii sudan ''at dozu'' denilen aşırı miktarda içtiği takdirde,bu
hastada bir kalp krizi tablosu ile karşılaşmak mümkündür.</span><br />
<br />
<span style="font-family: Verdana, sans-serif;">Kaplıcaya
gitmeden önce neden bir uzman doktora görünmeli?Örneğin;Omuz ağrısından
şikayet eden ve doktora danışmadan kaplıcaya giden üç hasta
düşünelim.Ağrının nedeni olarak birinde romatizma,ikincisinde iltihap,
üçüncüsünde ise kalp yetersizliğinin omuza vuran ağrısı olsun.Aynı yerde
ve aynı şekilde kaplıcadan yararlanmak isteyen bu üç hastadan
romatizmalı olanın ağrıları geçecek,ikinci hastanın ağrıları artacak
omuzu şişecek,üçüncü hastanın ise hayatı tehlikeye girecektir.</span><br />
<br />
<span style="font-family: Verdana, sans-serif;">O halde hangi hastalıkların hangi devresinde kaplıcaya gidilir sorusunun cevabını aramak gereklidir.</span><br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<span style="font-family: Verdana, sans-serif;"></span></div>
Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-6865517609198556244.post-88993306985318733772014-08-26T19:19:00.000+03:002014-09-20T16:31:21.628+03:00Kaplıca ve Şifalı Sular Hangi Hastalıklara İyi Gelir ?<span style="font-family: Verdana, sans-serif;">Kaplıcalara genellikle romatizmal hastalıklardan ve ağrılardan şikayetçi olanların rağbet ettiği gözlenmektedir.</span><br />
<br />
<span style="font-family: Verdana, sans-serif;">Bunun yanında mide,bağırsak,safra kesesi,böbrek,cilt,kadın hastalıkları,solunum sistemi hastalıkları,kısırlık,kalp ve damar,sinir sistemi beslenme bozuklukları ve şeker hastalıkları <a href="http://sifalisular.blogspot.com.tr/search/label/kapl%C4%B1ca">kaplıca </a>tedavisinde olumlu tablolar ortaya çıkarmaktadır.
Ancak bu hastalıklarda kaplıca tedavisinin tıbbi uygulanış şekilleri farklılıklar göstermektedir.Kaplıca kürleri başlıca su banyosu,buhar banyosu,çamur banyosu,içme ve özel tatbikler şeklinde yapılmaktadır.</span><br />
<br />
<span style="font-family: Verdana, sans-serif;">Kaplıcalarda su banyoları 35 derece ile 38 derece arasında,yani vücut hararetindeki maden suları ile gerçekleştirilmelidir.Banyo küvetine veya havuza doldurulan suyun içine tüm vücudun sokulması ile alınan banyoya <b><i>''tam banyo''</i></b>,yarı beline kadar girilen suda alınan banyoya '<b><i>'yarım banyo''</i></b> denir. Suyun duş şekline uygulanması da mümkündür. Buhar banyoları ise tavandan püskürtülen ya da tabandan çıkan su buharları ile yapılır. Aynı zamanda kürler sırasında <b>''inhalasyon kürleri''</b> ile de maden sularındaki şifa veren gazların teneffüsü sağlanmış olur. Böylece deri ve solunum yollarından bol miktarda mineralin vücuda girmesi mümkün olur.</span><br />
<br />
<span style="font-family: Verdana, sans-serif;"><b>İçme Kürleri:</b>Burada su doğrudan vücuda alınmaktadır.Bu nedenle içilen suyun terkibinin bilinmesi çok öenmlidir.İçilecek suyun miktarı,kimyasal yapısı hastanın durumunu gözönüne alan hekim tarafından tavsiye edilmelidir.</span><br />
<br />
<span style="font-family: Verdana, sans-serif;"><b>Çamur Kürleri:</b>Vücudun belirli bir bölümüne yada tamamına sürülerek gerçekleştirilir. Çamur tatbikleri 45-55 derecedeki çamurla yapılır.Böylece çamurun içindeki kimyasal maddelerin cilt yoluyla vücuda alınması sağlanmış olur.</span>
Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-6865517609198556244.post-66160495745961947632014-08-26T16:29:00.000+03:002014-09-20T21:11:59.314+03:00Maden Suları ve Şifalı Suların Anlamı <div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://3.bp.blogspot.com/-3XfKapkBo_k/VB2UnoTOnUI/AAAAAAAAAVs/dBdML_l9hRk/s1600/sifali-maden-suyu-ilgi-goruyor-3908955_o.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="http://3.bp.blogspot.com/-3XfKapkBo_k/VB2UnoTOnUI/AAAAAAAAAVs/dBdML_l9hRk/s1600/sifali-maden-suyu-ilgi-goruyor-3908955_o.jpg" height="132" width="200" /></a></div>
<span style="font-family: Verdana, sans-serif;">Genelde maden suyu adı verilen bazıları içinde taşıdığı özellikleri nedeniyle içilerek,bazıları havuzlarda biriktirilip içine girilerek şifa dağıtan bu suları açıklayalım.Yerin çeşitli derinlikleri ve katmanları arasından yüzeye doğru dolaşarak gelen ve geçtiği yerlerin özelliklerini alan bu nedenle de bileşiminde maden tuzlarını,bir takım gazları bulunduran,değişik sıcaklıktaki sular "maden suları" adı verilen "<a href="http://sifalisular.blogspot.com.tr/2014/08/kaplca-ve-sifal-su-nedir.html">Şifalı sular</a>"dır.Aslında yeryüzüne çıkan her kaynağın içinde dilimizle hissedemeyeceğimiz miktarlarda madensel tuzlar bulunmaktadır.O nedenle bir suya maden suyu denilebilmesi için bileşiminde bazı şartları taşıması gerekmektedir.</span><br />
<br />
<b><span style="font-family: Verdana, sans-serif;">Bu şartlar;</span></b><br />
<ul>
<li><span style="font-family: Verdana, sans-serif;">Sıcaklığın 20 dereceden fazla olması</span></li>
<li><span style="font-family: Verdana, sans-serif;">Bir litresinde en az bir gram veya daha fazla madensel tuz bulundurması</span></li>
<li><span style="font-family: Verdana, sans-serif;">Karbondioksit,kükürtlü hidrojen gibi gazları belli bir değerin üzerinde bileşiminde oluşturması veya radyoaktif gazları (Radon-Toron) kabul edilen değerin üzerinde taşıması.</span></li>
</ul>
<span style="font-family: Verdana, sans-serif;">Yani bir maden suyu bu üç kıstastan birine mutlaka uymalıdır.Yurdumuzdaki maden sularının çoğu bu üç özelliği birden taşımaktadır.Maden suları halk arasında kaplıca,girme,çermik,ılıca diye adlandırılan sıcak maden suları yada içmeye,ekşisu,acısu adıyla anılan soğuk <b>maden suları</b> (<a href="http://sifalisular.blogspot.com.tr/2014/09/kalp-ve-damar-hastalklarnda-kaplca.html">şifalı sular</a>)olarak bilinmektedir. Uyuz,gazlı,kokarca,karbonatlı,karıkoca,katranlı,güzellik suyu,göz suyu,yılan dirilten,kükürtlü,çelikli,Tekekokar,gelin,demirli,kelalan,kurşunlu,huy kesen gibi şifa verdiği hastalıklara göre de adlandırılıp sınıflandırılmıştır.</span><br />
<br />
<span style="font-family: Verdana, sans-serif;">Maden sularını yeryüzüne doğru hareketleri sırasında taşıdıkları çeşitli madensel tuzların miktarı da şaşırtacak ölçüdedir.<b>Örneğin;</b>Bursa'daki madensel suların 24 saatte 10 ton civarında çeşitli minarelleri taşıdığını söylemek,bu konuda yeterli bir fikir verebilmektedir.</span>Unknownnoreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-6865517609198556244.post-67178651781683106622014-08-20T00:29:00.001+03:002014-09-20T15:09:35.763+03:00Kaplıca ve Şifalı Su Nedir ?<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://1.bp.blogspot.com/-8qeTZ_wmjFg/U_PIy1m0H_I/AAAAAAAAAU8/KyraBSIm7NY/s1600/kapl%C4%B1ca.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="http://1.bp.blogspot.com/-8qeTZ_wmjFg/U_PIy1m0H_I/AAAAAAAAAU8/KyraBSIm7NY/s1600/kapl%C4%B1ca.jpg" height="150" width="200" /></a></div>
<span style="font-family: Verdana, sans-serif;">İnsanın yaşadığı fiziki çevre ile sıkı sıkıya bir ilişkisi vardır.Sadece insan değil,her canlı organizma varlığını,bu fiziksel çevredeki dengeyle sürdürebilmektedir.İnsan ve dolayısıyla canlı organizmalar fiziksel çevreden sağladıkları enerji ile çalışan motorlara benzetilebilir.</span><br />
<br />
<span style="font-family: Verdana, sans-serif;">Canlılar fiziksel çevreden direkt veya endirekt yolla enerji sağlarlar.İnsanın gereksinimi olan fiziksel çevrenin enerji kaynakları güneş,hava,su ve topraktan oluşmaktadır.Aristo bile bu dört temel unsurun birbirlerinin tamamlayıcısı olduğunu,güneşsiz havanın,susuz toprağın ve de bunlardan birinin olmaması halinde de canlıların varolmayacağını söylemiştir.Örneğin güneş ışınlarını toprak emip yansıtmazsa havada ısınma veya soğuma olmayacaktır.Toprak ve havada devamlı sirküle eden su güneş ışınlarını etkilemezse,havada da ısı dağılımı gibi bir düzen kurulamayacaktır.</span><br />
<br />
<span style="font-family: Verdana, sans-serif;">Fiziksel çevrenin bu dört unsurundan suyun insan yaşamında ayrı ve önemli bir yeri vardır.İnsanoğlu suyun yaşamındaki önemini <span style="color: #3d85c6;">su hayattır </span>diyerek,kısa ve öz bir biçimde tanımlamıştır.Suyun insan sağlığını da olumlu yönde etkilediği,ilaçla tedavi esasları ortaya konmadan asırlarca önce anlaşılmıştır.<span style="color: #3d85c6;">Her şeyin başı sağlık </span>diyen ve ömrünü sağlıklı bir şekilde sürdürmek isteyen insan,milattan önce 2000'li yıllarda çeşitli hastalıklarda devayı tabiattaki otların ve bitkilerin yanı sıra şifalı sularda da bulmuştur.</span><br />
<br />
<span style="font-family: Verdana, sans-serif;">Bu <a href="http://sifalisular.blogspot.com.tr/">şifalı sular</a> insanoğluna hastalıklarına sadece deva unsuru olarak kalmamış,zindelik ve de güzellik iksiri olmuştur.Tarih sayfaları arasında bazı insan topluluklarının suyu kutsallaştırdıklarına hatta ona taptıklarına da rastlanmaktadır.Nitekim milattan önceki yıllarda göç eden kavimlerin özellikle sıcak madensularının civarına yerleştikleri,bunu bir gelenek haline getirdikleri,arkeolojik kazılardan da anlaşılmaktadır.Bu kazılarda ortaya çıkarılan özel banyolar,hamamlar,insanoğlunun şifayı suda aradığının bir kanıtı olmaktadır.Öyleyse halk dilinde kısaca <i><b>kaplıca </b></i>olarak tanımlanan<i> şifalı sular</i>ın,insan sağlığı üzerindeki olumlu etkileri asırlar önceden keşfedilerek bugüne kadar gelmiştir.</span><br />
<br />Unknownnoreply@blogger.com0